17 Temmuz 2019 Haftalık İhracat Risk Raporu

Manşetlerde Neler Var?

Asya: Endişe verici bir diğer ticaret savaşı daha

Güney Kore ve Japonya arasında bazı ürünlerin ihracat kısıtlamalarına yönelik son zamanda ortaya çıkan ticari gerilim halihazırda zaten gerilmiş olan küresel ticari ortamı daha da gerdi ve Asya ticaret ağına dahil ekonomiler için tehdit oluşturdu. Singapur’un ikinci çeyrek büyümesi çeyreklik bazda yüzde -3,4 ile beklenenin çok altında kaldı. Bu nedenle Çin ekonomisinin istikrarını koruması bölge için çok önemli. Son üç çeyrektir (çeyreklik bazda) yavaşlamakta olan Çin ekonomik büyümesi 2.çeyrekte hızlanarak yüzde 1,6 oldu ve ekonominin yeniden istikrara kavuşacağına dair sinyal verdi. Aylık olarak bakıldığında sanayi üretiminin Mayıs ayındaki yüzde 5 artıştan sonra Haziran ayında yıllık yüzde 6,3’e çıkması ve perakende sektörü satışlarında da hızlanma olması bu iyileşmeyi doğruluyor. Veriler toparlanmaya işaret etse de bu toparlanma yavaş olabilir. Zira, destekleyici para politikası ve canlandırıcı mali önlemlerin olumlu sonuçları dış (ticari) gelişmeler ve yapısal zorluklar tarafından bertaraf ediliyor. Resmi imalat sanayi PM Endeksi Mayıs ayında olduğu gibi Haziran ayında da 49,5 ile “daralma” alanındaydı. İmalat dışı PM Endeksi ise Mayıs ayındaki 54,3’ten Haziran ayında 54,2 seviyesine geriledi. Parasal ve mali koşullar Merkez Bankası’nın güçlü parasal desteğine rağmen belirgin bir iyileşme göstermedi. Bu nedenle merkez bankası zorunlu karşılık oranında ek indirimlere gidebilir (sene sonundan önce 3 kere) ve ek olarak hedefli orta vadeli kredi imkanları (TMLF) yaratabilir. Hükümet de tüketimi destekleyecek yeni önlemler alabilir.          

Avrupa: Yeni komisyon yeni reform ajandası

16 Temmuz’da yapılan oylamada az farkla çoğunluğu yakalayan (çoğunluk için 374 milletvekilinin oyu gerekiyor ve Von Der Leyen 383 oy aldı) Ursula von der Leyen, Avrupa Komisyonu’nun yeni başkanı oldu. Yeni başkan 1 Kasım'da, görevi şimdiki başkan Jean-Claude Juncker'den devralacak. Von Der Leyen’i zor bir görev bekliyor çünkü 40 yıldır ilk kez bir başkan büyük bir koalisyon ile göreve gelmiş olacak (Avrupa Halk Partisi (EPP), İleri Sosyalist ve Demokratlar Birliği (S&D) Liberal ve Demokrat İttifakı (ALDE & R)). Yeşillerin sağladığı yüzde 10’a yakın oy oranı onları da etkili bir güç kılıyor. Yeni oluşturulan komisyonun önümüzdeki beş sene için satınalma gücü ve sosyal politikalar, güvenlik, savunma ve iklim değişikliği konularına odaklanmasını bekliyoruz. Bu üç partili ajandayı geleneksel çizgide olmayan diğer partilerin de desteklemesi olası. Diğer yandan; iş dünyası dostu reformlar ve daha cesur ama bölücü politikalar şu anda gündemde yer almıyor.

Brezilya: Emeklilik sigortası reformu ihtiyatlı iyimserlik yarattı

Geçen hafta, uzun süredir beklenen emeklilik reformu yasa tasarısı gerekli olan yüzde 60’lık oydan da fazla oyla (379 destekleyici, 131 karşıt oy) Ulusal Kongrenin alt kanadı Temsilciler Meclisinden geçti. Bu haliyle tasarı hükümete on yıl içinde 250 milyar dolar tasarruf sağlayabilir. Sosyal güvenlik harcamalarının GSYH’ye oranı G20 ülkelerinde ortalama yüzde 8 iken, Brezilya’da bu oran yüzde 13. Ülkenin sadece emeklilik maaşı harcamalarının oranı ise yüzde 8,6. Bu oylamadan çıkarılabilecek üç sonuç var. İlki tasarı hükümetin ilk planladığı kadar iddialı değil çünkü eyaletleri ve belediyeleri içermiyor. Bu kurumlar kendi çalışanları için kendi emeklilik reformlarını oluşturmak zorunda. Ayrıca, tasarı, sermaye yaratan bir formattan da uzaklaştı (kişisel tasarruf hesaplarından). İkinci olarak henüz tasarı halinde olması, yasanın, yaz tatilinden sonra senatoya yeniden sunulduğunda değişikliklerle daha da az faydalı hale indirgenebileceği endişesi yaratıyor. Son olarak ise tasarının başarılı bir şekilde kabul edilmesi vergi reformu ve özelleştirmenin yolunu açabilir. Devlet Başkanı yardımcısı Onyx Lorenzoni, hükümet tarafından hazırlanan imtiyazlar ve özelleştirme programı sayesinde 1,5 trilyon BRL’lik (yaklaşık 400 milyar Dolar) yatırım fırsatı yaratılacağını açıkladı.        

Gelişmekte olan ülkeler: Fed bekleyişi

Gelişmekte olan ülkeler zayıflayan ticari ivmeden giderek daha da etkileniyor ve hâlen daha iyi kredi koşullarından faydalanamıyor. Haziran ayı verileri toplam ortalama imalat sanayii PM Endeksinin ikinci kez üst üste 49,4 ile 50 seviyesinin altında kaldığını gösteriyor. Bu da azalan imalat sanayii üretimiyle örtüşüyor. En zayıf göstergeler Mayıs 2019 ’dan beri (48,4) PM Endeksi en düşük seviyelere gerileyen; Asya, Doğu Avrupa ve Latin Amerika (Meksika) gibi açık ekonomilerden geldi. Bu da, ABD ve Çin arasındaki ticari gerilimin özellikle Asya’da teknoloji gibi bazı sektörleri etkilediğini gösteriyor. Ayrıca, sektörlerin özelde yaşadıkları zorlukların (otomotiv endüstrisi gibi) genel konjonktüre bağlı sektörlere (kimya) doğru yayılmaya başladığına da işaret ediyor. Bütçe fazlalarının ekonomiyi canlandırma önlemleri alınmasına izin verdiği Asya ülkeleri ve gelişmekte olan ülkeler artık ekonomiyi daha fazla destekleyici politikalar benimsiyor. Dünya çapında uzun dönemli faiz oranları düşürülmesine rağmen gelişmekte olan ülkeler para politikalarında gevşemeye gitmedi. Artık tüm gözler Fed’in 30-31 Temmuz’daki toplantısına dönüyor.

Mercekteki Ülkeler

ABD: Veriler karışık

Son ekonomik veriler karışık sinyaller veriyor. Perakende satışlar, Haziran ayında aylık yüzde 0,4 artış göstererek yüzde 0,1 olan beklentilerin üzerinde geldi. Düşen fiyatlarla birlikte aylık yüzde 2,8 azalan benzin satışları hariç satışlar genel olarak ana sektörlerin çoğunda arttı. Oynak kalemler dışarıda bırakıldığında çekirdek satışlar (ki bunlar GSYH hesaplamasına da doğrudan kullanılıyor) aylık yüzde 0,7’lik hafif bir artış gösterdi. Yıllık bazda bakıldığında toplam satışlardaki yüzde 3,4’lük artış iyi olsa da bu oran, Haziran ayındaki yüzde 6’lık artışın ciddi olarak altında kaldı. Diğer yandan, sadece çekirdek satışlara bakıldığında artışlar yıllık yüzde 4,6’yla eğilimden daha güçlü gerçekleşti. Ancak, imalat sanayii hâlen bocalıyor ve “büyüme alanında” kalmakta zorlanıyor. Haziran ayında imalat sanayii artışı aylık yüzde 0,4’lük büyüme kaydetmiş olsa da son altı ayda büyüme çok zayıf ve bunun sonucu olarak da yıllık artış oranı yüzde 0,7’den yüzde 0,4’lük çok düşük bir seviyeye geriledi. Geçen sene, “giyim” yıllık yüzde 9,7’lik üretim düşüşüyle en zayıf imalat sanayii alt sektörü olurken bilgisayar ve elektronik ürünler yıllık yüzde 5,3’lük üretim artışıyla en güçlü sektör oldu.    

Euro Bölgesi: İhracat fiyatları üzerinde aşağı yönlü baskılara dikkat

Nominal olarak bakıldığında Mart ayında yıllık yüzde 2,1 ve Nisan ayında yüzde 4,6 artış gösteren Euro Bölgesi ihracatı Mayıs ayında hızlanarak yıllık yüzde 6,1 büyüdü. Euro Bölgesi içindeki ihracat Nisan ayında yıllık yüzde 3,8 artış gösterirken Mayıs ayında yüzde 4,9 arttı. Euro Bölgesi dışına ihracat ise Nisan ayında yıllık yüzde 5,3 artarken Mayıs ayında hızlanarak yüzde 7,1 oldu. Bölge içinde sene başından bu yana ihracat artışı 27,2 milyar Euro’ya ulaşırken bölge dışına olan ihracattaki artış 46,1 milyar Euro’yu buldu. Euro Bölgesi dışına ihracat artışında özellikle makine ve ulaşım araçları sektörlerinde güçlü bir geri dönüş yaşandı. Nisan ayında artış yıllık yüzde 0,8 iken Mayıs’ta yüzde 7 oldu. Ancak, ileriye yönelik anketler Haziran ayı için ihracata yönelik yeni siparişler üzerinde baskı olmaya devam ettiğini gösteriyor ( -14,1 ile 2013 yılından beri görülen en düşük seviye). Genel olarak bakıldığında 2018 yılında hacim olarak yüzde 3,2,  nominal olarak yüzde 4,6 olan Euro Bölgesi ihracatının 2019 yılında hacim olarak yüzde 2,2 ve nominal olarak yüzde 2,6 artmasını bekliyoruz çünkü ihracat fiyatları üzerinde aşağı yönlü bir baskı olsa da küresel çapta stoklamaya yönelik olağandışı bir ihracat talebi var. 2019 yılının ilk çeyreğinde ihracata yönelik fiyatlar çeyreklik bazda yüzde 0,1 düşüş gösterdi.   

Nijerya: Büyümeye destek

Seçim sonrası dönemde Nijerya’da, ekonomik politikaların büyümeyi daha fazla destekleyici olacağına yönelik işaretler geldi. Para politikasındaki şaşırtıcı gevşemeden sonra (bknz. 27 Mart tarihli haftalık rapor) Merkez Bankası banka kredilerini arttıracak yeni önlemler uygulamaya koydu. Öncü bankalar için (Tier 1) 2017 yılı ilk çeyreğinde yüzde 76 olan kredi/mevduat oranı 2018 yılı ilk çeyreğinde yüzde 61’e 2019 yılı 1. çeyreğinde ise yüzde 54’e düşürülmüştü. Ekim ayından itibaren ticari bankalar için bu oran artık minimum yüzde 60 olacak. KOBİ’lere verilecek krediler için bu önleme oran hesabında daha fazla ağırlık gibi bazı teşvikler eşlik ediyor. Böylece, ülkede son birkaç yıldır krediye ulaşım için koyulan kurallar çerçevesinde yapılabileceklerin sınırları zorlanmış oldu (Dünya Bankası “İş Yapma” sıralamasında 12. sırada olmasının da işaret ettiği gibi). İyi ödeme koşullarına sahip olmalarına karşın (tahminlerimize göre ödemelerin yüzde 75’i nakit olarak yapılıyor) Nijeryalı şirketler bunun getirilerinden krediye ulaşımları düşük olduğu için faydalanamıyor. Genel olarak değerlendirdiğimizde 2018 yılında yıllık yüzde 1,9 olan büyümenin 2019 yılında hafif hızlanarak yüzde 2,4’e çıkmasını bekliyoruz.           

Singapur: Kömür madeninde kanarya

2015 yılı ilk çeyreğinden beri ilk kez2019 2. çeyreğinde GSYH büyümesi negatif geldi ve düşüş oranı da 2012’den beri görülmemiş bir seviyedeydi. Çok açık bir ekonomiye sahip olduğundan ve özellikle de elektronik ürünler için başlıca ticaret merkezlerinden birini oluşturduğundan Singapur ekonomisinin durumu küresel ekonomik çevrimler için çok iyi bir gösterge ve ülkenin sene başından beri büyüme eğilimlerine bakıldığında küresel çapta yaşanan ticari gerilimlerin ne kadar etkili olduğu görülebilir. İlk çeyrekte, stoklama yapıldığı için çeyreklik bazda yıllıklandırılmış olarak yüzde 3,8 artan GSYH ikinci çeyrekte aşağı yönde düzeltme yaptı (yüzde -3,4). Daralma genele yayılmış görünüyor. İmalat sanayiinde bir resesyon söz konusuyken (2. çeyrek için yüzde -6 ile üst üste 3 çeyrektir daralma var) hizmetler sektöründe de üretimde düşüş var (1. çeyrekte +yüzde 4,4 ile orta vade ortalamasının üzerinde olan artış 2. çeyrekte yüzde -1,5 oldu). Genel olarak bakıldığında öncü göstergeler 2016 yılı ortası seviyelere gerileyerek daralmayla örtüşen bir eğilim sergiliyor. Elektronik ürünler sektörü PM endeksi Haziran ayında 49,2 seviyesindeydi. 2018 yılında yüzde 3,2 olan GSYH büyümesi 2019 yılında yüzde 1,8’e gerileyecektir. Aşağı yönde çok net riskler olsa da büyümenin küçülmeye dönmesine çok ihtimal vermiyoruz.  

 

FERAGATNAME

Bu değerlendirmeler, her zaman aşağıdaki feragatnameye tabidir. Bu materyal, bir Allianz şirketi olan Allianz Trade SA tarafından yayınlanmıştır ve sadece bilgilendirme amaçlıdır, tavsiye amaçlı değerlendirilmemelidir. Bu bilginin alıcıları kendi bağımsız değerlendirmelerini yapmalıdır ve sadece bu bilgilere dayanarak harekete geçmemelidir. Bu materyal, bizim onayımız olmaksızın çoğaltılmamalı ve hiçbir belgeye eklenmemelidir. Yasaklanmış̧ olabileceği hiçbir yargı alanında dağıtımına kalkışılmamalıdır. Bu bilginin güvenilirliği bağımsız olarak Allianz Trade tarafından doğrulanmamıştır ve bilginin doğruluğu ile bütünlüğü hakkında Allianz Trade hiçbir şekilde (söyleyerek veya ima yoluyla) temsil veya garantide bulunmamakta, bu bilgiye güvenmek ve onu kullanmak nedeniyle doğabilecek hiçbir sorumluluk ve yükümlülüğü kabul etmemektedir. Aksi belirtilmedikçe, sadece Allianz Trade Finans Departmanı’nın tüm görüş ve tahminleri bu tarihten itibaren hiçbir bildirim olmaksızın değiştirilebilir. Allianz Trade SA, Fransa Mali Pazar Yetkilisi tarafından yetkilendirilmiş ve düzenlenmiştir. Bu değerlendirmeler aşağıdaki feragatnameye tabidir. Geleceğe Dair İfadelerle İlgili Temkin Notu: Burada yer alan ifadelerin bazıları gelecekle ilgili beklentiler ve yönetimin mevcut görüş ve varsayımlarına dayalı ileriye dönük ifadeler olabilir. Bu ifadeler bilinen ve bilinmeyen riskler içerdiğinden bu durum, gerçek sonuçların, performansın veya olayların, bu ifadelerde belirtilen veya ima edilenden farklı olmasına yol açabilir. Metin içeriği gereği ileriye yönelik ifadelerin yanı sıra “olabilir”, “olacaktır”, “olmalıdır”, “beklenmektedir”, “planlanmaktadır”, “amaçlanmaktadır”, “beklemektedir”, “inanmaktadır”, “tahmin etmektedir”, “öngörmektedir” veya “devam etmektedir” gibi kelimeler ileriye yönelik ifadelere örnek teşkil etmektedir. Gerçek sonuçların, performansın veya olayların, bu ifadelerde belirtilenden farklı olmasına yol açan sebepler, bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla şöyle sıralanabilir: (i) genel ekonomik koşullar özellikle de Allianz SE’nin temel iş kolundaki ve ana pazarlarındaki ekonomik koşullar, (ii) gelişmekte olan piyasalar da dahil olmak üzere finans piyasalarının performansı, (iii) sigortalı zarar olaylarının ciddiyeti ve sıklığı, (iv) hastalık ve ölüm oranları ve trendleri, (v) kalıcılık seviyeleri, (vi) kredi temerrütlerinin boyutu (vii) faiz oranları, (viii) euro-dolar paritesi de dahil olmak üzere döviz kurları, (ix) değişen rekabet düzeyleri, (x) para yığılması ve Avrupa Para Birliği de dahil olmak üzere kanun ve yönetmeliklerdeki değişiklikler, (xi) Merkez Bankalarının ve/veya yabancı hükümetlerin politikalarındaki değişiklikler, (xii) şirket alımlarının etkileri ve ilgili birleşme konuları, (xiii) yeniden yapılanma önlemleri ve (xiv) genel rekabet faktörleri (her durum için yerel, bölgesel, ulusal ve/veya global bazda). Bu faktörlerin çoğunun terörist faaliyetlerin sonucunda meydana gelmesi veya kuvvetlenmesi daha muhtemeldir. Burada bahsi geçen konular zaman zaman Allianz SE’nin ABD Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonu’na sunduğu dosyalarda açıklanan riskleri ve belirsizlikleri de içerebilir. Grup, burada yer alan geleceğe dair bilgilerin güncellenmesi konusunda hiçbir yükümlülük üstlenmemektedir.