09 Mayıs 2019 Haftalık İhracat Risk Raporu

Allianz Trade Ekonomik Araştırmalar

Haftalık İhracat Risk Görünümü

Haftanın Verisi:Almanya Mart ayı aylık sanayi üretimi artışı yüzde 0,5

Manşetlerde

ABD-Çin: Ticari gerilim yükseliyor

Başbakan Trump 5 Mayıs’ta ABD-Çin müzakerelerinin çok yavaş ilerlediğini belirterek gümrük vergilerinin arttırılmasına yönelik planları açıkladı. 10 Mayıs’tan itibaren Çin’den yapılan 200 milyar dolarlık ithalata uygulanan gümrük vergileri yüzde 10’dan yüzde 25’e çıkacak. Çin’den yapılan kalan diğer ithalat üzerine de yakında vergi gelmesi bekleniyor. Bu hamle tam da Çin’li ve ABD’li yetkililerin ABD’de buluşup bir ticaret anlaşması üzerinde müzakere edecekleri ve ticaret verilerinin zayıflık göstermeye devam ettiği bir zamanda geldi. Örneğin, Mart ayında büyümeyi ihracatın sürüklediği Güney Kore, Japonya, Singapur, Hong Kong gibi ülkede ticaret rakamları hayal kırıcıydı ve Nisan ayı öncü göstergeleri de aynı şekilde hayal kırıcı. Örneğin, Güney Kore’nin dolar cinsinden ihracatında yıllık yüzde 2’lik gerileme var. Gümrük vergilerine ek olarak ortaya çıkan belirsizlik, şirketlerin yatırımlarını ve yeni siparişlerini ertelemelerine neden olduğu için ticaret üzerinde baskı yaratıyor. Bu da gerilimi arttırıyor ve her şeyi daha karmaşık hale getiriyor. ABD’nin Çin’den yapılan 200 milyar dolarlık ithalat üzerindeki gümrük vergisini yüzde 10’dan yüzde 25’e çıkarması, ABD’nin gümrük vergilerinin genelinde ortalama olarak yüzde 6’lık bir artış demek. Bu da, önümüzdeki iki sene için, küresel GSYH büyümesinde yüzdelik bazda 0,5 puanlık ve küresel ticari büyümede de yüzdelik bazda 2 puanlık bir düşüş anlamına geliyor.        

Almanya: İlk çeyrek büyümesi güçlü gelebilir

Bir önceki ayla karşılaştırıldığında mevsimsellikten arındırılmış sanayi üretimi Mart ayında yüzde 0,5 arttı. Genel olarak bakıldığında 2018 yılının son çeyreğiyle karşılaştırıldığında 2019 yılının ilk çeyreğinde üretimde yüzde 0,5’lik artış görülüyor. Yani, 2018 yılının ikinci yarısında sanayi sektöründe yaşanan zayıflık henüz tam olarak telafi edilememiş olsa da, tüketici ürünlerine yönelik üretimin artmasıyla sektörde en azından büyük oranda istikrar sağlanmış durumda. Buna ek olarak inşaat sektörü de şu anda Alman ekonomisi için önemli destekleyicilerden biri. Özel tüketim harcamalarına yönelik iyi verilerle birlikte Alman ekonomisinin 2019 yılının ilk çeyreğinde çeyreklik bazda en az yüzde 0,4 büyümüş olması bekleniyor. Ancak, senenin devamında büyüme yeniden hız kaybedebilir. Yurtiçi talebe yönelik temeller sağlam kalmaya devam edecek olsa bile yurtdışı talebe yönelik ABD-Çin ticari geriliminin tırmanma riski ve Çin’de ekonomiyi canlandırmaya yönelik önlemlerin meyvelerini vermesinin süre alması gibi olumsuz durumlar yatırımların hatta özel tüketim harcamalarının ivme kaybetmesine neden olacaktır. Genel olarak bakıldığında, Almanya GSYH’sinin 2019 yılında yüzde 1 artacağı tahminimizi korumaya devam ediyoruz.     

Fransa: İhracatta artış sürüyor

Mart ayında Fransız ihracatı aynı şekilde büyümeye devam ederek ilk çeyrekte 2018 yılının son çeyreğine göre 6,3 milyar Euro artmış oldu. Artışın en çok geldiği sektörler sırasıyla; Havacılık (+2,1 milyar), kimya (+1,7 milyar) ve elektronikti (+0,7 milyar). Artıştaki başlıca sürükleyicilerden biri 29 Mart’taki ilk Brexit termini öncesi (daha sonra termin uzatıldı) önlem olarak İngiltere’den yapılan ithalatta 1,8 milyar Euroluk artış oldu. Mücevherat ihracatı 0,5 milyar, otomotiv ise 0,3 milyar arttı. Bu nedenle önümüzdeki aylarda Fransa’nın İngiltere’ye yapacağı ihracatta biraz yavaşlama olmasını bekliyoruz. İlk çeyrekte ihracattaki artışta Çin’in de önemli bir rolü vardı (ihracattaki artışın başta uçak olmak üzere 1,4 milyarlık kısmını oluşturduğu için). Euro Bölgesi’nde ise en çok İtalya’ya olan ihracatta başta ilaç olmak üzere toplam 0,4 milyarlık güçlü bir artış görüldü çünkü ülke ilk çeyrekte çeyreklik bazda yüzde 0,2’lik GSYH büyümesiyle resesyondan çıktı. Euro Bölgesi’ndeki diğer ana ihracat destinasyonlarına ihracat ilk çeyrekte biraz yavaş başladı. Örneğin, komşu Almanya’ya olan ihracat duraksadı. Fransız otomotiv üreticilerinin Almanya’ya ihracatı 150 milyon Euro geriledi. Genel olarak bakıldığında ilk çeyrekte kaydedilen performans 2019 yılı için ihracatta beklenen 14 milyar Euro’luk artışa bir ivme kazandırmış oldu. 2018 yılında ihracattaki artış 18 milyar Euro’ydu.      

Mercekteki Ülkeler

ABD: İstihdam yeniden artışta

Nisan ayı istihdam raporu ek 263 bin kişilik istihdamla 180 bin olan beklentilerin çok üzerinde gelerek güçlü bir olumlu algı yarattı. İşsizlik oranı yüzde 3,8’den yüzde 3,6’ya inerek son 49 yılın en düşük seviyesine gerilerken ücretlerdeki artış yıllık yüzde 3,2’de sabit kalmaya devam etti. Raporda bazı zayıf noktalar da vardı. Örneğin, işgücünden 490 bin kişilik keskin bir çıkış görüldü (üst üste dördüncü düşüş). Bu da işgücüne katılım oranının yüzdelik bazda 0,2 puan azalmasına neden oldu. Çalışma haftasındaki artışın yıllık -yüzde 3’e gerilemesi haftalık ücret artışının yıllık yüzde 2,9’a gerilemesine neden oldu. Halbuki dört ay önce bu oran yüzde 3,5’ti. Verimlilik çeyreklik bazda yıllıklandırılmış olarak yüzde 3,6’yla son beş yılın en yüksek rakamına ulaştı ve toparlanma döneminde ilk defa uzun vadeli ortalama olan yüzde 2,1’i geçti. İmalat sanayii dışı ISM endeksi 0,6 puanlık hafif bir düşüşle 55,5 puana geriledi. Ancak, bu son beş aydır görülen dördüncü düşüş oldu ve endeksi oluşturan on bileşenden altısında gerileme gözlendi. Anket katılımcıları hem yavaşlayan talep hem de işçi bulma konusundaki endişelerini dile getirdi.       

Çekya: Büyüme yavaşlarken para politikasında sıkılaşma

Geçtiğimiz hafta Çekya Ulusal Bankası (CNB, merkez bankası) gösterge politika faiz oranını 25 baz puan arttırarak yüzde 2’ye çıkardı. Bu hamle, küresel büyümedeki yavaşlama nedeniyle faiz artışlarını askıya alan hatta genişlemeci politikalar izlemeye başlayan birçok diğer merkez bankasıyla çelişiyor. CNB bu hamlesini, tüketici enflasyonun bu sene yüzde 2 yüzdelik bazda ± 1 puan bant hedefinin üst kısmında kalmasını beklemesiyle açıkladı. Zira, tüketici enflasyonu Mart ayında gıda ve enerji fiyatlarındaki güçlü artışlar nedeniyle bandın yüzde 3 üst sınırına ulaşmıştı. Ancak, Şubat ayında yüzde 2 olan çekirdek enflasyon Mart ayında yüzde 2,1 ile bant sınırları içinde kalmaya devam etmişti. Diğer yandan, ekonomi çok net soğuma sinyalleri veriyor. İmalat sanayii PM endeksi Aralık 2018’den beri durağan talep ve azalan yeni siparişler nedeniyle 50 seviyesinin altında (Nisan ayında 46,6) ve bu da küçülmenin bir işareti. Geçtiğimiz senenin son çeyreğinde yıllık yüzde 2,3 olan sanayi üretimi artışı bu senenin ilk çeyreğinde yüzde 0,2’ye geriledi. Önümüzdeki hafta yayınlanacak ilk çeyrek büyüme tahminlerinin ardından 2019 için yüzde 2,5 olan GSYH büyümesi tahminimizi aşağı yönde revize edebiliriz.      

Güney Afrika: 3G ekonomi politikası

Seçim sonrası Güney Afrika hükümetini bekleyen 3 görev var. Bunların eksikliği ekonomik büyümeyi geçmiş dönemlerde çok olumsuz etkiledi; Elektrik, istihdam ve finansman. Ülkenin sanayileşmeden uzaklaşması ve madencilik sektörünün küçülmesinin olumsuz etkileri tüm ekonomiye nüfuz etti. Son 25 yılda yüksek sübvansiyonlara rağmen imalat sanayinin GSYH içindeki payı yüzde 16,5’ten yüzde 13,5’e düşerek 3 puan azaldı ve madencilik sektörü üretimi yarı yarıya azaldı. Sektörün GSYH içindeki payı yüzde 8’e geriledi. Elektrik kesintileri, özellikle de elektriğin yoğun olarak kullanıldığı sektörler başta olmak üzere ekonomi üzerinde olumsuz etki yarattı.  Durumu iyileştirmek için hükümet, daha fazla kömür kullanımına ve buna bağlı olarak da kömürle çalışan işletmelerde daha fazla emisyona izin verebilir. Üretim düşüşlerinin istihdam üzerinde de olumsuz yansımaları oldu. İşsizlik oranı yüzde 27’de kalmaya devam ediyor ve bu da çözülmesi gereken bir problem. Ek olarak, Güney Afrika’lı şirketlerin 2018 yılında nakit sıkıntısı yaşadığı söylenebilir. 2017 yılında 58 gün olan şletme sermayesi gereksinimleri 70 günlük ciroya ulaştı ve başlıca şirketlerin borçlarında artış oldu. Bu tip sorunları aşmaya yönelik reformların hayata geçmesi zaman alacaktır ve 2018 yılında yüzde 0,8 GSYH büyümesi de 2019 yılında büyük ihtimalle yüzde 1’de kalacaktır.

Çin: İşler karışıyor

Son veriler karışık sinyaller veriyor. Ticaret tarafına bakıldığında ihracatın yavaşladığı görülüyor. Mart ayında yıllık yüzde 14,2 artan ihracat Nisan ayında yüzde 2,7 düştü. İthalat ise dört aylık düşüşten sonra yıllık yüzde 4’lük bir oranla yeniden artmaya başladı. Kredi artışına yönelik göstergelerde hafif yavaşlama vardı ama önceki aylara göre artış sağlam kalmaya devam etti. M2 Nisan ayında yıllık yüzde 8,5 arttı (Mart ayındaki yüzde 8,6’dan sonra, ilk çeyrekte yüzde 8,3). Reel ekonomiye verilen toplam kredilerin bir göstergesi sayılan toplam sosyal finansmanda yıllık yüzde 10,4’lük artış vardı (Mart ayında yüzde 10,7) ve ilk çeyrekte yüzde 10,4). Üretici fiyatları hızlanmaya devam etti (Mart ayındaki yıllık yüzde 0,4’ten sonra yüzde 0,9) bunun da Nisan ayı cirolarına olumlu yansıması bekleniyor.  PM endeksleri kısa vadede bir büyümeye işaret etse de büyümenin en yavaş olacağı sektör imalat sanayii olabilir. 2019 yılında Çin’de ekonomik büyümenin 2018 yılındaki yüzde 6,6’dan yüzde 6,4’e gerileyebileceğini tahmin ediyoruz. Yine de, Trump’ın gümrük vergilerine yönelik açıklamaları büyüme tahminimiz üzerinde aşağı yönde bir risk oluşturuyor. 

Takvim / Neleri Takipte Olacağız?

10 Mayıs         Fransa Mart ayı sanayi üretimi

10 Mayıs         ABD Nisan ayı tüketici fiyatları

13 Mayıs         Çin Nisan ayı araç satışları

13 Mayıs         Çekya, Romanya Nisan ayı tüketici fiyatları

13 Mayıs         Türkiye Mart ayı ödemeler dengesi

14 Mayıs         Kanada Nisan ayı konut fiyatları

14 Mayıs         Macaristan, Romanya Mart ayı sanayi üretimi

14 Mayıs         Türkiye Mart ayı sanayi üretimi

15 Mayıs         Bulgaristan Nisan ayı tüketici fiyatları

15 Mayıs         AB ve birçok üye ülkenin 1. çeyrek GSYH büyümesi (flaş tahmin)

15 Mayıs         Polonya Merkez Bankası toplantısı

15 Mayıs         Polonya Nisan ayı tüketici fiyatları

15 Mayıs         Romanya Merkez Bankası toplantısı

15 Mayıs         ABD Nisan ayı sanayi üretimi ve perakende satışlar

 

 

FERAGATNAME

Bu değerlendirmeler, her zaman aşağıdaki feragatnameye tabidir. Bu materyal, bir Allianz şirketi olan Allianz Trade SA tarafından yayınlanmıştır ve sadece bilgilendirme amaçlıdır, tavsiye amaçlı değerlendirilmemelidir. Bu bilginin alıcıları kendi bağımsız değerlendirmelerini yapmalıdır ve sadece bu bilgilere dayanarak harekete geçmemelidir. Bu materyal, bizim onayımız olmaksızın çoğaltılmamalı ve hiçbir belgeye eklenmemelidir. Yasaklanmış̧ olabileceği hiçbir yargı alanında dağıtımına kalkışılmamalıdır. Bu bilginin güvenilirliği bağımsız olarak Allianz Trade tarafından doğrulanmamıştır ve bilginin doğruluğu ile bütünlüğü hakkında Allianz Trade hiçbir şekilde (söyleyerek veya ima yoluyla) temsil veya garantide bulunmamakta, bu bilgiye güvenmek ve onu kullanmak nedeniyle doğabilecek hiçbir sorumluluk ve yükümlülüğü kabul etmemektedir. Aksi belirtilmedikçe, sadece Allianz Trade Finans Departmanı’nın tüm görüş ve tahminleri bu tarihten itibaren hiçbir bildirim olmaksızın değiştirilebilir. Allianz Trade SA, Fransa Mali Pazar Yetkilisi tarafından yetkilendirilmiş ve düzenlenmiştir. Bu değerlendirmeler aşağıdaki feragatnameye tabidir. Geleceğe Dair İfadelerle İlgili Temkin Notu: Burada yer alan ifadelerin bazıları gelecekle ilgili beklentiler ve yönetimin mevcut görüş ve varsayımlarına dayalı ileriye dönük ifadeler olabilir. Bu ifadeler bilinen ve bilinmeyen riskler içerdiğinden bu durum, gerçek sonuçların, performansın veya olayların, bu ifadelerde belirtilen veya ima edilenden farklı olmasına yol açabilir. Metin içeriği gereği ileriye yönelik ifadelerin yanı sıra “olabilir”, “olacaktır”, “olmalıdır”, “beklenmektedir”, “planlanmaktadır”, “amaçlanmaktadır”, “beklemektedir”, “inanmaktadır”, “tahmin etmektedir”, “öngörmektedir” veya “devam etmektedir” gibi kelimeler ileriye yönelik ifadelere örnek teşkil etmektedir. Gerçek sonuçların, performansın veya olayların, bu ifadelerde belirtilenden farklı olmasına yol açan sebepler, bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla şöyle sıralanabilir: (i) genel ekonomik koşullar özellikle de Allianz SE’nin temel iş kolundaki ve ana pazarlarındaki ekonomik koşullar, (ii) gelişmekte olan piyasalar da dahil olmak üzere finans piyasalarının performansı, (iii) sigortalı zarar olaylarının ciddiyeti ve sıklığı, (iv) hastalık ve ölüm oranları ve trendleri, (v) kalıcılık seviyeleri, (vi) kredi temerrütlerinin boyutu (vii) faiz oranları, (viii) euro-dolar paritesi de dahil olmak üzere döviz kurları, (ix) değişen rekabet düzeyleri, (x) para yığılması ve Avrupa Para Birliği de dahil olmak üzere kanun ve yönetmeliklerdeki değişiklikler, (xi) Merkez Bankalarının ve/veya yabancı hükümetlerin politikalarındaki değişiklikler, (xii) şirket alımlarının etkileri ve ilgili birleşme konuları, (xiii) yeniden yapılanma önlemleri ve (xiv) genel rekabet faktörleri (her durum için yerel, bölgesel, ulusal ve/veya global bazda). Bu faktörlerin çoğunun terörist faaliyetlerin sonucunda meydana gelmesi veya kuvvetlenmesi daha muhtemeldir. Burada bahsi geçen konular zaman zaman Allianz SE’nin ABD Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonu’na sunduğu dosyalarda açıklanan riskleri ve belirsizlikleri de içerebilir. Grup, burada yer alan geleceğe dair bilgilerin güncellenmesi konusunda hiçbir yükümlülük üstlenmemektedir.